Kanuna göre sağ göğüs üzerine her gün takılır. İstiklâl Madalyası'nın çıkarılmasından sonra Osmanlı dönemine ilişkin tüm madalya ve nişanlar iptal edilmiştir.
İstiklâl Madalyası Yasası
Kurtuluş Savaşı sonuçlandıktan sonra, savaş sırasında cephede ve cephe gerisinde yararlılık gösterenlere madalya verilmesi konusu TBMM'nde görüşüldü. 29 Kasım 1920 günü mecliste kabul edilen 66 sayılı kanun, 4 Nisan 1921 günü Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.Daha sonraki yıllarda çıkarılan bazı kanunlarla ana kanun olan 66 sayılı kanuna ilaveler yapılmıştır. Örneğin 1924'te çıkarılan 525 sayılı kanun, İstiklal Madalyası'nın varislere geçişi ile hükümleri, 1926'da çıkarılan 869 sayılı kanun ise ilk defa madalya alacaklar ile ilgili hükümleri içerir.
Malzemesi, Boyutları, Sembolün Tespiti, Anlamı
İstiklâl madalyası oval şeklindedir. Pirinç'ten yapılmıştır. Latin harfleriyle (yeni Türkçe) basımı yapılan madalyaların Çapı 35x40 mm, ağırlığı 15.55 gramdır. orijinal Osmanlıca olarak basımı yapılanların ölçüleri ise 1 mm kadar küçük olup ağırlıkları 10,5 gramdır.İstiklâl Madalyası’nın şeklinin belirlenmesi konusuyla Mustafa Kemal tarafından İstiklâl Madalyası yasa tasarısını hazırlamak için görevlendirilen Mustafa Necati Uğural ilgilenmiştir. Darphane tarafından bir tasarım yarışması açılmış, yarışmayı 9 Ocak 1923’te heykeltıraş Mesrur İzzet Bey'in yaptığı tasarım kazanmıştır.
Madalyanın ön yüzü
İstiklâl Madalyası'nın ön yüzünün üst kısmında; ilk TBMM binası yer alır. Binanın sağında ve solundaki cami ve ev görüntüleri, dönemin Ankara'sını gösterir. Meclis binasının arkasında doğan güneşten uzunlu kısalı ışık huzmeleri yayılır. Bu ışınlar, zaferi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu simgelemektedir.Meclis binasının altındaki kısımda dünya sembolü, orak ve tırpanlar, örs-çekiç, resim paleti-fırça gibi semboller yeni cumhuriyetin bilime, tarıma, sanayiye, sanata önem vereceğini ifade eder; dünya ile bütünleşme kararlılığını gösterir.
Simgelerin sağında ve solunda bulutlar, onların yanında zafer simgesi meşe yaprakları, yaprakların üstünde ise meclisin açılış tarihi olan 23 Nisan 1336 tarihi (bir tarafta "23 Nisan", diğer tarafta miladi 1920'nin rumi takvimde karşılığı olan "1336" yazısı) yer almaktadır. Bulutların altında sağa doğru yürüyen ve iki öküzün çektiği, İstiklâl Savaşı’nı simgeleyen kağnı arabasıyla köylü kadın vardır.
Kağnı ve kadın görüntüsünün altında yukarıdaki bulutların ve ışınların devamı görülür. Alt-ortadaki ışınların içinde beliren şakül, devletin yapılaşmasını simgeler.
Madalyanın arka yüzü
- - İstiklâl Madalyasının arka yüzünde yukarı doğru bakan ay yıldızla çevrilmiş olarak Misak-ı Milli sınırlarını gösteren Türkiye Haritası vardır. Harita üzerinde, Ankara'nın yeri bir yıldızla işaretlemiştir. Yıldızdan çıkan yedi ışın, haritanın değişik yönlerine uzanır birisi Kars'a, diğeri Edirne'ye kadar ulaşır. -Kurdeleler
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde verilen ilk madalyaların kurdele rengi yeşildir. Ancak daha sonra milletvekillerine yeşil, cephede bulunanlara kırmızı, cephe gerisinde çalışanlara beyaz renkte kurdelesi olan madalyalar verilmiştir. Cephede görev almış milletvekillerinin madalya şeritleri yarı kırmızı, yarı yeşil renklidir.İstiklal madalyası Kimlere Verilir?
15 Mayıs 1919’dan 9 Eylül 1922 tarihine kadar süren Kurtuluş Savaşı’nda cephede veya cephe gerisinde kahramanlık ve fedakarlık gösterenlere İstiklâl Madalyası verilmiştir.20 Kasım 1920’den itibaren 1926 yılına kadar, milletvekili, kuvay-ı milliyeci, PTT memuru, mülk-i amir ve askerlerden oluşan toplam 6920 kişi TBMM tarafından İstiklâl Madalyası ile ödüllendirilmiştir. 1968’de 1005 sayılı yasanın (1 Mart 1968 tarihi itibariyle) kabulüne kadar geçen 47 yıl içinde 17.557’si subay-astsubay ve 77.704’ü erbaş ve er olmak üzere toplam 95.261 kişiye “İstiklâl Madalyası” verilmiştir.
30 Ocak 1929 gün ve 3579 sayılı kanun gereğince; Kurtuluş Savaşı'nda milli orduda görev alan alay sancaklarına da birer İstiklâl Madalyası verilmiştir.
Türkiye'de ayrıca İstiklâl Madalyası sahibi iki şehir ve bir ilçe bulunmaktadır. Bunlar Kahramanmaraş Gaziantep ve İnebolu'dur. Gaziantep 2008 yılında istiklal madalyasını alabilmiştir.
Kahramanmaraş, 21 Ocak 1920 – 11 Şubat 1920 arasında kurtuluş mücadelesi vererek şehri Fransız işgalinden kurtaran halkın kahramanlığı nedeniyle 5 Nisan 1925’te kırmızı şeritli İstiklâl madalyası ile ödüllendirildi. Kurtuluş Savaşı sonrasında Meclis’ten gelen "şehirde Kurtuluş Savaşı’na katılanların bildirilmesi" şeklindeki yazı üzerine toplanan şehrin ileri gelenlerinin
“Maraş'ta Milli Mücadele'ye katılmayan tek bir fert bile yoktur”
cevabı üzerine TBMM, madalyayı fertlere değil bütün şehir halkına verme kararı almıştır. 1925’ten beri 12 Şubat’ta gerçekleşen törenlerde şehrin İstiklâl Madalyası bayrağa törenle takılarak bu olay canlandırılır.
İnebolu ise 9 Nisan 1924 tarihli TBMM kararıyla İnebolulu kayıkçıların gayretleri ve başarıları nedeniyle beyaz şeritli İstiklâl Madalyası ile ödüllendirilmiştir. Madalya, İnebolu Belediyesi’nde muhafaza edilmektedir. Her yıl 9 Haziran'da tören alanında istiklal madalyası ile birlikte verilen berat açılıp okunur.
İstiklâl Madalyası mirasçılara nasıl intikal eder?
İstiklâl Madalyası, madalya sahibinin ölümü üzerine; varsa oğullarından en büyüğüne, oğlu yoksa kız çocuklarından en büyüğüne, kız çocuğu da yoksa babasına, o da yoksa annesine, o da yoksa eşine miras yoluyla intikal eder. İntikal işlemleri Milli Savunma Bakanlığı'nın Askere Alma Dairesi Başkanlığı tarafından yürütülür.İlk İstiklâl Madalyası Sahipleri
Ayrıca bakınız: Kırmızı-yeşil şeritli İstiklal Madalyası sahipleri
TBMM 1. Dönem üyelerinden bazılarına İstiklâl Madalyası verilmesi için Gazi Mustafa Kemal Paşa tarafından yazılan tezkere, TBMM'nin 21 Kasım 1923 Çarşamba günü 65. toplantısında görüşülmüş ve yapılan oylama sonucunda Mustafa Kemal ve 23 arkadaşına kırmızı-yeşil şeritli İstiklâl Madalyası verilmesi oybirliğiyle kabul edilmiştir.Buna göre, TBMM Birinci Devre üyelerinden olup Batı Cephesi'nin Kuzey Grubu'nda yararlık gösteren asker milletvekilleriyle, sivil şahıslara 66 sayılı yasanın ikinci ve beşinci maddelerine dayanılarak İstiklâl Madalyası verilmiştir.
Ölen son İstiklâl Gazisi ve İstiklâl Madalyası sahibi Gazi Mustafa Şevki Yakut'tur. Hatay ilinin Dörtyol ilçesinde 1989 yılında vefat etmiştir. Mustafa Şevki I. Dünya Savaşında Yemen Cephesinde kahramanca savaşmış, fakat Arapların İngilizlerle birlikte olması üzerine esir düşmüştür. 5 yıl esir kalan Mustafa Şevki Mondrosla beraber yeniden Dörtyol'a dönmüştür. [1]
Dış bağlantılar
Kaynaklar
- ^ Dörtyol Bilgi Portalı
0 yorum:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.